Dün akşam BilgiTog olarak Karanlığa Karşı Tepkiler Yardım Konserlerimizin dördüncüsünü de yaptık bitirdik. Çok eğlendik, çok coştuk Portecho’da! Oak grubunu da gelecekte daha fazla dinleyeceğimizin sinyallerini aldık. Post Dial grubunu ise dinleyemedim. Çünkü o sırada gecenin en heyecanlı yarım saatini geçirmekteydim Nevizade’deki bir barda, yanımda bir Chelsealiyle!..
Gecede görevliydim. Ghetto’da biralar pahalı olduğundan ve görevimden dolayı rahatça girip çıkabilme özgürlüğüm vardı. Bu özgürlüğümü bira içmek için kullanayım arada da maça bakarım dedim. 3 liraya 50’lik bira satan bara girdim, merdiven altında geceden arkadaşlarım oturmuşlar maçı izliyordu. “Ooo nerede kaldın?..” sözleriyle yanlarına oturdum. Grupta bir de kız arkadaşımız vardı. Sadece grubu pek sevmediği için oradaydı. Ama maçın sonunda bizim bu oyunu sevme sebebimizi anladı.
İlk bir saatini kaçırmış olsam da, son yarım saati iyi ki izlemişim dediğim maçtı. Yanımda bir Chelseali ile izlemek çok daha farklı bir tecrübe oldu. Bizden hiç farkları olmadığını söyleyebilirim. Her pozisyonda bir “fuck off” -siktir- çekiyorlar onlarda… Pique’nin ve son dakikalarda Keita ya da Toure’nin eline çarpan toplara orta parmağını da kaldırarak fuck off çekmeden edemedi. Anelka’nın kendisine çelme taktığı pozisyona objektif yaklaşamadığını kulak kabarttığım yanındakiyle sohbetinden çıkardım.
İniesta’nın golü geldi ya!! İşte o an yanımdaki Chelseali yıkıldı ve bir efkar sigarası yaktı!! Tüm barın Barcelonalı olduğunu anladım!! Herkes seviniyordu. Sanki Milli Takım maçı! Golü atan İniesta ama sanki golü mahalleli İlker atmış kadar benimsenmiş gol sevinci yaşandı. Fakat gol sevinçlerinin altında yatan sebep hemen ortaya çıktı! Herkes iddaa’da beraberliğe oynamış! Gecede ‘Adebayor’ ve ‘Eboue’ de vardı. Ve anladığım kadarıyla da onların da sevinç çığlıkları atmalarının sebebi iddaa idi!!
Ben en çok yıkılan Chelseali taraftara üzüldüm. Adam tam bir yıkım yaşadı. Formasıyla bulunup, muhtemelen de bardaki tek Chelsealinin yaşadığı yıkıma şahit oldum ve onu, Hamburg maçında yaşadığım benzer yıkımdan sonra, çok iyi anladım. Kazananın Chelsea değil de futbol olması, güzel futbolun devamlılığı açısından pozitif bir adım oldu. Yoksa Şampiyonlar Ligi Türkiye Kupası’ndan farksız olacaktı. Yine benzer bir durumu var. Neyse ki gelecek yıl yapılacak format değişikliğiyle bu durum da ortadan kalkacak… Maçın heyecanıyla masadan kalkarken cep telefonumu masada unutmam kendimi maça ne kadar kaptırdığımın bir göstergesiydi. Fakat masadan kalkarden yanımdaki Chelsealinin elini sıkmadan geçemedim. Çünkü ben bu maçta bunu da öğrendim…
Guardiola-Hiddink @ Stamford Bridge
(Chelsea 1-0 Barcelona dk. 88)
futbol bu işte