Gidişi sonrası fazlasıyla yükseldi sesler. Geçen senenin en iyi oyuncusuydu diyebiliriz. Yırtıcı, savaşçı, bitirici, cambaz ve asistçi özelliğiyle çok şey katmıştı takıma gidişi de ekonomik açıdan az şey katmadı. Önemli tartışma gelenin ilk başlarda yeteri kadar bekleneni karşılamayışı oldu. Henüz takıma yeni gelmiş ve sisteme ayak uydurma çabasına giren Pino son iki maçta elinden gelenin en iyisini sahaya yansıtarak Galatasaraylıların gönlünde yavaş yavaş yer edinmeye başladı. Peki gerçekten Keita’mı daha iyi Pino mu? Objektif olması zor bir gözle karşılaştırmaya başlayalım bu ikiliyi.
İkisi de kanat oyuncuları oldukları için önce hızlarına bakalım. İkisi de hızıyla öne çıkan oyuncularadan. Ancak ve sanırım Pino daha hızlı. Bunu son iki maçtaki hızlanışları sonucu gördüğümüz deparlar kanıtlamakta. Keita’nın, Pino’ya nazaran daha güçlü olduğu ortada. Kanattan topu aldı mı rakibin üstüne korkusuzca gidip, “döve döve” geçerdi rakibi ve gol pasını aktarırdı Baros’un ağzına doğru. Pino henüz Baros’la adam akıllı top oynayamadı bu yüzden bu konuda bir karşılaştırma yapamayacağım. Ama isabetleri paslar çıkarabileceğinden şüphem yok. Fizik açısından Keita’ya göre daha cılız olduğu kesin. Bazı pozisyonlarda zorlamıyor bile boşuna yorulmamak için.
Keita’nın lakabı hayalet, Pino’nun ki de sihirbaz! Yani ikisi de topla beklenmedik hareketler yapıp rakiplerini ekarte edebiliyor. Ancak Pino’nun bileklerine daha hakim bir oyuncu olduğunu söylemek gerek. En azından şutlarında bunu gözlemleyebiliyoruz. Bir çok şutu düzgün bir şekilde kaleyi buluyor. Beklenmedik anlarda kaleye attığı şut sayısı sanırım daha fazla.. Geçen maçlardan birinde de nefis bir frikik çıkarmamış mıydı?
Oyun içinde agresyon açısından da Keita’ya nazaran daha usturuplu davranışları olan bir oyuncu Pino. Keita’nın ne zaman hangi kartı göreceği belli olmuyordu. En çok güvendiğimiz anda-maçta kırmızı kart görebilip takımını yalnız bırakabilmekteydi. Pino’da o potansiyeli göremedim. Görmemeyi de ümit ediyorum. Sessiz sakin kendi halinde bir Kolombiyalı. Daha çok oyununa bakıyor. Ben sana bir şey diyim mi dostm. Bu takıma Baros da girdiği zaman ileride Pino’yla hızlı, baskıcı ve bitirici bir ikili olabilirler. Yeter ki Misimovic ara paslarını arttırsın ve orta 3’lüdeki oyuncular da topla oynamayı öğrensinler.
Ben oyumu Pino’dan yana kullanırdım bu transfer öncesi. Biraz daha sabır gösterilmeli ve daha fazla neler yapabildiğini gördükten sonra değerlendirmeli bu adamı.